CHP'li Okay: Konuşma kamuoyunda tatmin edici bulunmadı

- CHP Grup Başkanvekili Hakkı Suha Okay, bugün Türkiye'nin, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un açıklamalarına kilitlendiğini, ancak, konuşmanın kamuoyunda tatmin edici bulunmadığını ileri sürdü.

Okay, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un, Genelkurmay Başkanlığı Askeri Savcılığının, Deniz Piyade Kurmay Albay Dursun Çiçek imzalı 'İrticayla Mücadele Eylem Planı' başlıklı belge ile ilgili soruşturmasının sonucuna göre, "Ne yapacağımı göreceksiniz"dediğini anımsattı. Başbuğ'un, bugün, bu iddialı konuşmasıyla ilgili açıklamalarda bulunduğunu belirten Okay, "Bu açıklamalara baktığımda; birilerince, o iddialı açıklamaya dayanarak beklenen tatmin edici bir açıklama yapılmadığı ifade edilebilir" dedi.

Okay, "Yani Sayın Genelkurmay Başkanı, TSK'ya yönelik açıkça psikolojik bir harekat olduğunu, bunun basın üzerinden yapıldığını, sistematik bir çaba olduğunu belirtiyor ve (Artık silahlı kuvvetler üzerinden elinizi çekin) diyor. Türkiye, günlerdir ne idüğü (belirsiz) kağıt parçasının peşine düştü ve Türkiye'de birileri o kağıt parçasından siyaset üretti. Birileri kurumlar arasında gerginlik yaratmaya çalıştı ama sonuç itibariyle bir kağıt parçası olduğu kabulünde olan Genelkurmay Başkanı, askeri savcılığın, (kovuşturmaya yer olmadığı kararına) ilişkin hukuki değerlendirmeleri de içeren açıklamada bulundu" diye konuştu.

Orgeneral Başbuğ'un açıklamasından sonra, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da bir açıklama yaptığını anımsatan Okay, şöyle konuştu:

"Genelkurmay bünyesinde soruşturmaya devam etme arzusu var. Kovuşturmaya yer olmadığı, yani takipsizlik kararının kaldırılmasına ilişkin yasanın sorumlu kıldığı kişi Milli Savunma Bakanı. Askeri Mahkemeler Kuruluş ve Yargılama Usulü Kanununun 111. maddesinde bu yazılı. Maddede, 'Milli Savunma Bakanı, soruşturmaya devam edilmesi veya kamu dava açılması hususunda askeri savcıya emir verebilir' deniliyor. Bu bağlamda, AKP'li Milli Savunma Bakanı, Başbakanın da üstü örtülü olarak ifade ettiği gibi, askeri savcılığın kararından tatmin olmamış ise gerekli emri verme yetkisine sahiptir. Gerekli emir verilirse hemen kamu davası açılır. Siyasal iktidar ve yandaşı olan kimi medya, bunu gazete manşetlerinde tartışacağına, iktidar gereğini yapsın, Milli Savunma Bakanı savcıya talimat versin, dava açılsın."

"Genelkurmay Başkanının o iddialı sözlerinden sonra, yaptığı bu açıklamayı çok tatmin edici görmedim" diyen Okay, Orgeneral Başbuğ'un açıklamasında, "Kimin duyumlarının olduğunu biliyoruz" dediğini ifade etti. Başbuğ'un, bu duyumların ne olduğunu kamuoyuyla mutlaka paylaşması gerektiğine işaret eden Okay, şunları kaydetti:

"Gizli bir soruşturma kapsamında olan belge, nasıl oluyor da bir medya organına servis ediliyor? Ergenekon soruşturmasında, belgelerin sızdırılması aksamadan devam ediyor. Bu soruşturmayı yapan savcılar görevlerinin gereğini yerine getirmiyorlar. Bu savcılar, aradan geçen 2 yıla rağmen gizli soruşturma evraklarını bir yerlere servis edip, kamuoyunda psikolojik, vicdani bir mahkumiyet kararı oluşturup, o belgelerle sanık arıyorlar. Öncelikle yapılması gereken, Ergenekon savcılarının bu işlemlerine karşı, derhal Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) görevinin gereğini yerine getirmelidir. HSYK, buna seyirci kalamaz. Sorumluluk mevkiinde olanlar suskun kalıyor, ama Türkiye gündeminde sürekli bir tartışma yaratılıyor.

Özetle, Başbakan eğer Askeri Savcının kararından tatmin olmadıysa kabine arkadaşı Milli Savunma Bakanına, O da askeri savcıya talimat versin, dava açılsın. Ergenekon soruşturmasının tüm evraklarının servisi kamuoyunun gözü önünde ise savcılar, bu servisi bile bile yapıyorsa, yapılmasına göz yumuyorlarsa, gizli soruşturmaları yandaş medyaya servis edip ortaya döküyorlarsa ve bu belgeler de sahte çıkıyorsa, soruşturma kurallarını ihlal ettikleri ayyuka çıkmışsa, HSYK gereğini yapmalıdır."

CHP Grup Başkanvekili Okay, Ergenekon davasına bakan hakimin, "üzerimde kurumsal baskı var" diyerek, bu davadan çekildiğini belirtti.

Özel yetkili ağır ceza mahkemesi hakimleri üzerinde başka kurumsal baskılar olması durumunda da HSYK'nın gereğini yapmasını isteyen Okay, "Herkes görevinin gereğini yerine getirirse, alanlarda, meydanlarda, il kongrelerinde birileri kendileri için siyaset malzemesi bulamaz" dedi.